Doğan Selçuk'un köşesinde bu hafta: Atlama Taşları
Doğan Selçuk
Dünya Gazetesi Yazarı
“atlama taşları”
Muharrem Karslı, finans sektörüne, İş Bankası’nda müfettiş yardımcısı olarak adım atar. 45 yıl sonra yönetim kurulu başkanlığını yürüteceği Ziraat Bankası’na girememiştir, hem de sınavda sorulan tuhaf sorular nedeniyle. 1970’li yıllarda yurt dışındaki bankalarda tanıştığı ATM cihazları ve kredi kartlarıyla ilgili yazdığı raporlar bu yeniliklerin Türkiye’ye gelmesine katkıda bulunur.
Menkul kıymet borsacılığına yeni bir soluk getiren İş Bankası Menkul Kıymetler Merkezi’nin kuruluşunda görev alan ve 10 yıldan fazla yöneticiliğini yapan Karslı, 1985 yılında, dönemin Başbakanı Turgut Özal tarafından borsayı kurmakla görevlendirilir ve aynı yıl İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı (İMKB) kurarak Türkiye’de modern borsacılığı başlatır. Beş yıl yönettiği İMKB’den ayrılan Karslı, kendi borsa şirketi Altın Menkul Değerler AŞ’yi kurar. Şirketini 2001 yılında satar ve ertesi yıl düzenlenen genel seçimlerde milletvekili seçilir. Karslı, 2007’de Meclis’ten ayrıldıktan sonra 2010 yılında Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirilir ve bu görevi de 8,5 yıl yürütür.
İMKB Kurucu Başkanı Muharrem Karslı “Atlama Taşları”nda Türkiye’nin çağdaş menkul kıymetler borsasının temelinin inşa edilmesine yaptığı öncülüğü, ülke ekonomisi için yürüttüğü çalışmaları ve gezilerini ayrıntılarıyla anlatıyor. Kitabın ikinci bölümü olan “Dünya Kazan Ben Kepçe” ayrı bir gezi kitabı olarak da okunabilir. Eline geçen her öğrenme fırsatını, aldığı her terfiyi, kendisine verilen her ödülü, her başarısını ve hatta başarısızlığını bir atlama taşı olarak gören yazar, anılarını samimi bir dille anlatıyor.
Kısa bir anısına burada yer verelim: Paris’te bulunduğu dönemde İş Bankası organizasyon müdürlüğünden bir uzman kendisine özel bir mektup gönderir. Bankada muhaberat servislerinde her şubenin diğer bütün şubelere gönderdiği mektuplara iki türlü numara verdiğini, bunların birisinin karşı şubeyle ilişkilendirilen şube numarası, diğerinin ise şubeler için kullanılan genel genel numara olduğunu, bankada işlemleri basitleştirme, bürokrasiyi azaltma çalışmaları sebebiyle mektup numaralarındaki genel numarayı kaldırmak istediklerini yazar. Ondan isteği, içerideki tutucuları ikna etmek için Société Générale bankasının uygulamasını öğrenmesidir. Şunu da ekler: “Bizde âdettir, yabancılar ne yaparsa onu yaparız.” Gerçekten de öyle olur. Karslı araştırır, Fransızların bırakın çift numarayı, adi mektuplara hiç numara vermediklerini görür, sadece taahhütlü mektuplara numara vermektedirler. Bunu kısa bir raporla bildirir ve sonradan öğrenir ki sorun çözülmüştür.